Avrupa ekonomik görünüm: şubat
Avrupa genelinde 2024 yılının bilanço ağırlığı hissedilirken, talep düşüşüne bağlı kapanmalar sonrasında resesyon riskleri yerini sistematik işsizlik risklerine bıraktı. Almanya, Fransa ortaklığında üretim riskleri sonucunda arz temelli iktisadi daralma verileri netleşirken, lokomotif sektörlerde rakamlar daha da ayrıştı. Almanya’da geçen yıl yeni elektrikli otomobil satışları yüzde 27,4 düştü. Resmi rakamlara göre ekonomik kriz ülkenin amiral gemisi otomotiv sektörünü vurdu. KBA federal ulaştırma otoritesinin açıklamasına göre, Avrupa’nın en büyük otomobil pazarında 2024 yılında yaklaşık 2,8 milyon yeni araç tescil edildi. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 1 daha düşük.
Alman Ekonomist Görüşleri
Almanya ekonomisi 2024 yılında üst üste ikinci kez küçülerek Avrupa'nın en büyük ekonomisinin karşı karşıya olduğu gerilemenin ciddiyetinin altını çizdi.
Federal İstatistik Ofisi geçen ay yaptığı açıklamada, Avrupa'nın en büyük ekonomisinin 2023 yılında yüzde 0,3 küçüldükten sonra geçen yıl yüzde 0,2 daraldığını belirtti. Ekonomistler yüzde 0,2'lik bir düşüş bekliyorlardı.
Özel sektör üretimi daralırken, kamu tüketimi 2023 yılına kıyasla yüzde 2,6 oranında keskin bir artış gösterdi. Aralık ayına kadarki üç aylık dönemde üretim, üçüncü çeyreğe kıyasla yüzde 0,1 oranında azaldı.
İstatistik ofisinin geçen ay yaptığı açıklamaya göre, imalat sanayi üretimi yüzde 3 oranında daralırken, kurumsal yatırımlar da yüzde 2,8 oranında düştü.
ifo Institute'ün ekonomisti Timo Wollmershäuser, "Almanya savaş sonrası tarihinin en uzun durgunluğunu yaşıyor" dedi ve ülkenin uluslararası karşılaştırmada da önemli ölçüde düşük performans gösterdiğini sözlerine ekledi.
Deutsche Bank'ın Almanya baş ekonomisti Robin Winkler, dördüncü çeyrekteki daralmanın "sürpriz" ve "endişe verici" olduğunu söyledi.
Fransa Türk Tarım Ürünlerine İncelemelerini Artırdı
Ülke olarak ihraç ettiğimiz her 5 tarım ürününün 2'sinden çıkan zehirli maddeler AB ve Fransa'nın ana gündem maddeleri arasına girmiş durumda. Yurt dışına gönderilen gıda ürünlerinde zirai ilaç kalıntıları nedeniyle geri dönüşler devam ediyor. Hatırlanacağı üzere, Fransa'dan kuru incir, Bulgaristan'dan antep fıstığı ve nar, Polonya›dan nar ihracatlarımız geri gönderilmişti.
İhraç edilen ürünlerde, yüksek miktarda pestisit kalıntı (zirai ilaç) ya da aflatoksin (küf hastalığı) bulunma gerekçesi ile ürünler geri gönderiliyor.
Ay sonuna doğru Fransa'ya gönderilen kuru incirlerde, "Aflatoksin B1" tespit edilmesinin ardından tarım ticareti durma noktasına geldi. Aflatoksin B1, genetik yapıyı değiştirebilme ve kanser riskini artırıyor. Ülkemiz açısından son derece önem arz eden bir konuda, ciddi uyarıların yerini sert yaptırımların ve cezaların uygulama zamanı geldi, geçiyor..
Alman Ekonomi Enstitüsü: Kaos Enerji Maliyetlerinden Gelecek
Alman iş dünyası derneklerinin pahalı enerji, artan maliyet ve düşen ihracatın etkisiyle mevcut durumlarını bir yıl öncesine göre daha kötü gördüklerini ve yıla ilişkin karamsarlıklarını koruduklarını bildirdi.
İşveren odaklı IW, 49 iş dünyası derneği ile gerçekleştirdiği 2025›e yönelik beklenti anketinin sonuçlarını duyurdu.
Ankete göre,
Almanya'daki 49 iş dünyası derneğinin 31'i ekonomide mevcut durumu 2023'ten daha kötü görüyor. 49 sektör temsilcisinden 20'si gelecek yıl daha düşük üretim beklerken, sadece 16'sı 2025'te üretimde artış bekliyor.
Dernekler, buna sebep olarak; aşırı bürokrasinin varlığına dikkati çekerken, enerji, işgücü ve malzeme maliyetlerinin yüksekliğinin yanı sıra şirketlerin uluslararası rekabete ayak uyduramamasını gösterdi.
IW raporunda, "Bu kez çoğu sektörde hava kötü. Ve 2025 için de pek umut yok. Alman ekonomisi derin bir kriz içinde. Belirsiz küresel durum ihracatı engelliyor ve kendi ülkemizdeki siyasi kaos yatırımları engelliyor. Siyasetin önümüzdeki birkaç yıl içinde nereye gideceğini bilmeyenlerin yeni makinelere, teknolojilere veya araçlara yatırım yapma olasılığı daha düşük" değerlendirmesi yapıldı.
Yüksek enerji fiyatları ve alışılmışın dışında yüksek faiz, şirketlerin faaliyetlerini olumsuz etkilerken, ankete göre, ekonomide geleceğe yönelik karamsarlık da özellikle işgücü piyasasını tehdit eden unsurlar arasında gösteriliyor.
Ankete katılan derneklerin 25'i gelecek yıl sektörlerinde işten çıkarma beklerken, sadece 7 dernek istihdamın artmasını tahmin ediyor.
ASYA EKONOMİK GÖRÜNÜM
Asya piyasalarında durgunluk devam ederken, Çin'de değişimin ayak izleri iyice netleşti. Çin, son 20 yıldır uyguladığı politikalarda değişim anlamına gelen bir kararla, ekonomi politikalarının odağını yatırımdan tüketime kaydıracağını açıkladı.
Çin Merkez Bankası Başkanı, bankanın politikalarının ekonomide tüketimin rolünü desteklemeye odaklanacağını ve yatırıma odaklanma noktasından uzaklaşacağını dile getirdi. Bu son yirmi yıldır ülkeyi tanımlayan büyüme modelinde bir değişime yol açacak.
Çin Merkez Bankası Başkanı Pan Gongsheng, Hong Kong'daki Asya Finans Forumu'nda yaptığı konuşmada, "Makroekonomik politikanın önceliği geçmişte daha fazla yatırımı teşvik etmekten, tüketime daha fazla önem verilerek hem tüketimi hem de yatırımı teşvik etmeye kaymalıdır" dedi.
Pan, Çin'in sakinlerinin gelirini artırmayı, tüketiciler için sübvansiyon desteğini artırmayı ve tüketimi artırmak için sosyal güvenliği iyileştirmeyi hedeflediğini söyledi ve geçen sonbaharda kamuoyuna duyurmaya başladığı bir argümanı genişletti.
Merkez Bankası Başkanı, dünyanın ikinci büyük ekonomisi için en önemli iç zorluklar arasında "yetersiz iç talep, özellikle tüketim talebi" ve "düşük fiyat seviyeleri" olduğunu belirtti.
Çin Sanayi Bilançolarında Tarihi Daralma
Pandemi döneminden beri burnu yere sürtmekten kurtulamayan Çin sanayi şirketleri 2024 yılında da geleneğini bozmayarak negatif korunumunu korudu.
Büyük Çin sanayi şirketlerinin karlılığı kasım ayında yıllık yüzde 7,3 düşüş kaydetti ve Bloomberg Economics'in yaklaşık yüzde 6'lık tahmininin üzerinde kayıp yaşadı.
11 aylık karlılık ise yıllık yüzde 4,7 küçüldü. Çin'de şirketlerin finansalları zayıf iç talep ve 1999'dan bu yana en uzun süreli deflasyonla birlikte baskı altına girdi.
Geçici toparlanmayla yılı yüzde 5 büyüme hedefini gerçekleştirerek tamamlaması beklenen Çin ekonomisi Donald Trump'ın ABD ikinci dönem başkanlığıyla birlikte yeni zorluklarla karşı karşıya kalacak.
Çin'de sanayi şirketleri karlılıklarında kasım ayında dördüncü ay üst üste düşüş yaşarken 2024 genelindeki düşüş 2000'den bu yana en büyük oranda gerçekleşme yolunda.
Pekin Hükümetinden Para Piyasalarına Destek Geliyor
Çin Menkul Kıymetler Düzenleme Komisyonu ve Maliye Bakanlığı liderliğindeki finansal düzenleyiciler tarafından düzenlenen basın toplantısında yapılan açıklamalara göre, devlete ait sigortacıların ve yatırım fonlarının hisse senedi piyasalarına destek konusunda önemli bir rol oynaması bekleniyor.
Ulusal Finansal Düzenleme İdaresi'nde bakan yardımcısı olan Xiao Yuanqi, açıklanan önlemler arasında sigortacıların yeni poliçelerden elde edilen yıllık primlerin yüzde 30'unu A hisse senedi piyasasına yatırmaya teşvik edileceğini söyledi.
Düzenleyiciler, ilk yarıda pilot program kapsamında en az 100 milyar yuan, yani 13,75 milyar dolar değerinde sigorta fonunun hisse senetlerine yatırılacağını ve bu miktarın yarısının onaylandığını söyledi.
AMERİKA KITASI
EKONOMİK GÖRÜNÜM
Aralık ayı sonlarında başlayan Ocak ayı içerisinde devam eden yapay zeka konusundaki iyimserlikle beslenen teknoloji rallisi ve bazı büyük şirketlerin açıkladığı bilançolar, ABD hisse senetlerini rekorun eşiğine getirdi.
Ay içerisinde Netflix Inc. hissesi şimdiye kadarki en güçlü abone artışını açıklamasının ardından neredeyse yüzde 10 yükselirken, Nvidia Corp. büyük teknoloji hisselerindeki yükselişe öncülük etti, OpenAI ve SoftBank ile birlikte Trump'ın 100 milyar dolarlık yapay zeka girişimine dahil olan Oracle'ın hisseleri yatırımcıların ay içerisinde gözdesi oldu.
Ustalık dönemine geçen D.Trump'ın kararnameleri ise bilinmezliği artıran unsurların başında geldi. ABD'nin 47'nci başkanı Trump, ayağının tozuyla başkanlık kararnameleri ile sıra dışı bir başkanlık yapacağını gösterdi. ABD'yi Dünya Sağlık Örgütü ve Paris İklim Anlaşması'ndan çekti. Yasadışı göçmenlerin sığınma randevuları durduruldu. Meksika Körfezi'nin ismini değiştirdi, Tiktok'a erişimi yeniden açtı.
Ayın son haftasında Davos'ta da yer alan Trump, ABD'yi yapay zekada dünyanın merkezi haline getireceklerini belirterek "Deregülasyon kampanyaları eşi benzeri görülmemiş kadar hızlı biçimde hayata geçirilecek. ABD hanehalklarına binlerce doların geri dönmesini sağlayacağım. Yerli üreticiler için vergi kesintileribi devreye sokacağım" diye konuştu.
İş dünyasına mesaj veren Trump, "Gelin üretiminizi ABD'de yapın. Şu ana kadar verilmemiş oranlarda destek vereceğiz. Ama ürünlerinizi ABD'de üretmezseniz bu sizin aleyhinize olur, tarifelerle karşılaşabilirsiniz" ifadesini kullandı.
Trump'tan Yapay Zekaya Büyük Yatırım Duyurusu
Donald Trump'ın en önemli adımlarından bir tanesi olan teknoloji yatırımlarına yeni bir açılım geldi.
Bloomberg'in derlediği bilgilere göre , OpenAI, Oracle ve SoftBank'ın Stargate adlı ortak bir girişim oluşturacağını duyuran Trump, söz konusu ortak girişimle ABD'nin yapay zeka altyapısına en az 500 milyar dolar yatırım yapılacağını aktardı.
Trump, söz konusu yatırımı "tarihteki en büyük yapay zeka altyapı projesi" olarak nitelendirerek 100 binden fazla Amerikalıya istihdam yaratılmasının öngörüldüğünü kaydetti.
Acil durum kararlarıyla yatırımın gerçekleşmesine yardımcı olacağını belirten Trump, "Çok fazla elektrik üretmeleri gerekiyor ve bu üretimi kendi tesislerinde çok kolay bir şekilde yapmalarını mümkün kılacağı." dedi.
Trump, "Stargate, yapay zeka alanındaki yeni nesil gelişmeleri desteklemek için fiziksel ve sanal altyapıyı inşa edecek ve buna devasa veri merkezlerinin inşası da dahil olacak" diye konuştu. Trump'ın söz hakkı verdiği Oracle Yönetim Kurulu Başkanı Ellison da grubun veri merkezlerinin ilkinin Texas'ta yapım aşamasında olduğunun bilgisini paylaştı.
Dünyanın En Büyüğü BItcoIn Stoklamaya Başladı
Sepetlerinde her renk yumurtayı koymayı alışkanlık haline getiren küresel devlerin arasına bu sefer en büyük katıldı. İsviçre'nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'nun kapanış konuşmasında yer alan Blackrock CEO'su Larry Fink Bitcoin yatırımlarına başladıklarını açıkladı.
Larry Fink, Bitcoin'in BTC başına 700 bin dolara kadar yükselebileceğini tahmin etti. Bu projeksiyon, para birimi değer kaybı ve küresel ekonomik istikrarsızlık konusundaki artan endişelerden destek alan bir beklenti oldu. Fink, Bitcoin'i geleneksel finansal sistemlerdeki zayıflıklara karşı bir koruma olarak konumlandırıyor. Fink'in açıklaması açıkça bir onay değil, daha ziyade egemen bir varlık fonuyla yaptığı son toplantının bir yansıması oldu.
Fon, yatırım portföyünün yüzde 2'sini mi yoksa yüzde 5'ini mi Bitcoin'e tahsis edeceği konusunda tavsiye istedi. Fink'e göre, kurumsal benimseme büyümeye devam ederse ve benzer tahsis stratejileri geniş çapta benimsenirse, piyasa dinamikleri Bitcoin'i bu kadar dikkat çekici yüksekliklere taşıyabilir.
Fink, Bitcoin'in hızla büyüme potansiyelinin ekonomik gerileme ve itibari para devalüasyonu korkularıyla yakından bağlantılı olduğunu açıklayarak bu çarpıcı açıklamayı yaptı. Fink, Bitcoin'i yerel ekonomik korkuları hafifletme yeteneğine sahip "uluslararası bir araç" olarak tanımladı.
TÜRKİYE EKONOMİK GÖRÜNÜM
Ay içerisinde iktisadi gelişim sürecinin düzelmeye başladığını hissettiğimiz ocak ayında enflasyonda yaşanan gerileme öne çıktı. Bireysel ve perakende krediler tarafında canlılığın ilk aşamaları hissedilirken, özellikle leasing ürünlerinde yeniden hacimsel büyümenin fiyatlanmaya başladığını görüyoruz. Nisan ayından itibaren ticari ve kurumsal firmaların da talep döngüsüne girmeye başlamasıyla Türkiye'nin gelişmekte olan ekonomiler içerisinde ayrışmasını olası görmekteyim.
Yabancı yatırımcıların Borsa İstanbul'a ilgisi artarken, kırılganlığın da halen devam ettiğinin altını çizmemiz gerekiyor. Piyasaların en azından 2-3 ay daha gözlemlenmesinde yarar var.
TCMB'den Yılın İlk Toplantısında İndirim Kararı
Faiz indirim serisine devam eden TCMB, 2.5 baz puanlık faiz indirim kararıyla piyasalarla eşgüdümlü hareket etti.
Karar metnine baktığımızda;
4Aralık ayında enflasyonun ana eğilimi gerilerken, öncü verilerin Ocak ayında öngörülerle uyumlu bir artışa işaret ettiğini belirten TCMB bu gelişmede, zamana bağlı fiyat belirleme ve geçmiş enflasyona endeksleme eğilimi yüksek hizmet kalemlerinin öne çıktığını söyledi.
Temel mal enflasyonunun görece düşük seyrettiğini ifade eden TCMB son çeyreğe ilişkin göstergelerin yurt içi talebin enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelerde bulunduğunu gösterdiğini söyledi.
Karar metninde enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının iyileşme eğilimi sergilemekle birlikte, dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam ettiği belirtildi.
Para politikasındaki kararlı duruşun; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile dezenflasyon sürecini güçlendirdiğini söyleyen TCMB maliye politikasının artan eşgüdümünün de bu sürece önemli katkı sağlayacağını vurgulandı.
Enflasyonda kalıcı düşüş ve fiyat istikrarı sağlanana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceğini taahhüt eden TCMB bu doğrultuda, politika faizinin; enflasyon gerçekleşmeleri, ana eğilimi ve beklentileri göz önünde bulundurularak öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde belirleneceğini belirtti.
TCMB Ekonomistler Beklenti Anketi OCAK Sonuçları
Yıl sonu enflasyon tahmini 27.07'den yüzde 25,38'e geriledi.
Yıl sonu dolar tahmini 43.23'den, 43,81'e yükseldi.
2025 yılsonu faiz beklentisi yüzde 45,00'e geriledi.
Yıl sonu büyüme oranı yüzde 3.9 olarak öngörülmüştür.
Merkez Bankası'nın Rezervleri 157 Milyar Dolar Seviyesinde
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) rezervleri, ocak ayında 2 milyar 856 milyon dolar artış gösterdi. Ocak ayının son haftasına girilirken toplam rezervler 160 milyar 447 milyon dolardan 163 milyar 303 milyon dolara yükseldi.
TCMB'nin brüt rezervleri, bir haftada 94 milyar 426 milyon dolardan 96 milyar 791 milyon dolara çıktı.
Altın rezervlerinde de artış yaşanarak 66 milyar 21 milyon dolardan 66 milyar 551 milyon dolara ulaşıldı.
NET ULUSLARARASI REZERVLER 71 MİLYAR DOLARI AŞTI
Yıl sonu Merkez Bankası'nın net uluslararası rezervleri, bir önceki haftadaki 70 milyar 14 milyon dolardan
1 milyar 458 milyon dolar artışla
71 milyar 472 milyon dolara yükseldi.
Yabancı Yatırımcı Türk Tahvil Alımlarına Devam Ediyor
Yurt dışı yerleşikler hissede satış yaparken tahvilde iki ayın en güçlü alımını yaptı.
Yabancı yatırımcı 17 Ocak haftasında 67,2 milyon dolarlık hisse senedi satarken, iki haftalık satış 280 milyon doları buldu.
Yurt dışında yerleşiklerin DİBS (Ters Repo) alımları net 25,3 milyon dolar, net DİBS (Teminat) alımları 1 milyar 489,4 milyon dolar oldu. DİBS (Ödünç) işlemi gerçekleşmezken, şirket borçlanma senetleri alımları net 9,9 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.
Yurt dışında yerleşik kişilerin hisse senedi stokları piyasa değeri 33 milyar 360,3 milyon dolar olarak gerçekleşti.
DİBS (Kesin Alım) stokları 19 milyar 898,4 milyon dolar, DİBS (Ters Repo) stokları 1 milyar 553,7 milyon dolar, DİBS (Teminat) stokları 11 milyar 43,9 milyon dolar oldu.
Genel yönetim dışındaki sektör ihraçları 450,9 milyon dolar seviyesinde açıklandı.