Türkiye’deki üretiminin tamamı yenilenebilir kaynaklara dayanıyor

12:20 - 16.06.2021, Çarşamba

Advertorial - Dünyadaki dönüşümle uyumlu bir şekilde, Zorlu Grubu'nun ortak stratejisi olan Akıllı Hayat 2030 odağında tüm faaliyetlerini sürdürülebilirlik odağına aldığı iş yapış biçimleri ile gerçekleştiren Zorlu Enerji, geleceğin enerji şirketi olma hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. Bu doğrultuda tüm karar alma süreçlerinde Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ÇSY/ESG) faktörlerini gözeten Zorlu Enerji, bugün Türkiye'deki elektrik üretiminin %100'ünü yenilenebilir kaynaklardan sağlıyor ve tüm yatırımlarını dünyanın en hızlı büyüyen enerji kaynağı olarak öne çıkan yenilenebilir enerji alanına yapıyor.

Zorlu Enerji, Jeotermalde sektörün en büyük oyuncusu

Türkiye'nin yenilenebilir enerji payının ve enerji güvenliğinin artırılmasında aktif bir role sahip olan Zorlu Enerji Türkiye'deki üretiminin %100'ünü yenilenebilir kaynaklardan sağlıyor. Türkiye'nin jeotermal enerjideki toplam kurulu gücün yaklaşık yüzde 20'sini temsil ettiklerini ve bu alanda sektörün en büyük oyuncusu olduklarını ifade eden Zorlu Enerji CEO'su Sinan Ak, "2050 yılında güneş ve rüzgârdan elde edilecek elektrik enerjisi ile dünyanın toplam ihtiyacının %63'ünü karşılayacağı öngörülüyor. Türkiye'de de son 10 yılda buna paralel ciddi bir dönüşüm var. Yenilenebilir enerji santrallerinin Türkiye'nin kurulu gücü içindeki payı %50'yi geçmiş durumda. Jeotermal ve rüzgârdan sonra şimdi de güneşte alabileceğimiz çok yol var. Ülkemiz dört mevsimi yaşayan zenginliği ile önümüzdeki 10 yılı iyi bir şekilde değerlendirerek, yenilenebilir enerji sektöründe dünya çapında edindiği yeri daha üst sıralara taşıyacaktır diye düşünüyorum. Biz de Zorlu Enerji olarak, jeotermal, güneş ve rüzgâr dışında yenilenebilir olmayan hiçbir kaynağa yatırım yapmıyoruz. Elimizdeki ruhsatlarımızla 300 MW daha jeotermal alanda yatırım yapabilecek potansiyele sahibiz. Kızıldere 1, 2, 3 ve Alaşehir 1 olmak üzere 4 farklı jeotermal enerji santralimizle ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasına destek oluyoruz. Ayrıca güneş ve rüzgâr enerjisi alanlarında yurt içi ve yurt dışında yürüttüğümüz operasyonlarımızla sürdürülebilir enerji portföyümüzü en iyi şekilde yönetmeye çalışıyoruz" dedi.

"Yenilenebilir enerji alanındaki yatırımlarımıza yeni bir boyut kazandırıyoruz"

Zorlu Enerji'nin hayata geçirdiği yeni nesil teknolojilerle "geleceğin enerji şirketi" olma yolunda hızla ilerlediğini vurgulayan Sinan Ak, şöyle konuştu: "Sektördeki son teknolojileri takip ederek, bu teknolojileri ülkemizde kullanmak amacıyla yatırımlar gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Dünyada da yaygınlaşan, jeotermal ve güneşin hibritlendiği entegre tesis modelini Türkiye'ye getirerek, yenilenebilir enerji alanındaki yatırımlarımıza yeni bir boyut kazandırmanın yanı sıra sektörümüze de rol model olduk. Yenilenebilir enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasının en güzel örneği olacak projemizde, Manisa'da bulunan Alaşehir Jeotermal Enerji Santralimizi, inşa edeceğimiz Güneş Enerjisi Santrali (GES) desteğiyle hibrit santrale çevirmek için harekete geçtik. Yardımcı kaynak olarak güneş enerjisinden sağlanacak yıllık 6 milyon kWh enerji üretimi ile birlikte Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretim Tesisinde toplamda yılda 300 milyon kWh enerji üretimine ulaşılacağız. Böylelikle yıllık 32 bin hanenin ısınma ihtiyacı karşılanırken, 300 ton karbondioksit gazı salımının da önüne geçeceğiz."

Türkiye'de 81 ilde 1.000 noktaya ulaşan elektrikli araç şarj istasyonu ağı

Enerji sektörünün elektrifikasyon, dijitalizasyon ve otomasyon kulvarında hızla ilerlerken iklim krizi ile mücadele adımı olan dekarbonizasyon odaklı iş yapış biçimini de benimsediklerini dile getiren Sinan Ak, "Elektrikli otomobiller özellikle şehirlerdeki karbon salımını azaltmak için en büyük adımlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Biz de bu alanda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek amacı ile 2018 yılında kurduğumuz ve bugün yavru vatan da dahil olmak üzere Türkiye'de 81 ilde 1.000 noktaya ulaşan elektrikli araç şarj istasyonu ağı ZES (Zorlu Energy Solutions) markamızla elektrikli otomobillerin ülkemizdeki devinimini hızlandırmayı ve karbon salımının azaltılmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu hedef kapsamında çevre dostu, enerji tasarruflu, düşük emisyonlu ve aynı zamanda sessiz olmaları nedeniyle tüm dünyada kullanım oranı artan elektrikli otomobillerin ülkemizde de yaygınlaşmasına destek olan çalışmalarımızla sektörde fark yarattığımızı düşünüyoruz. Bu alandaki dikkat çeken başarımızın, 4. Enerji ve Doğal Kaynaklar Zirvesi kapsamında verilen "Enerjimiz Geleceğimiz" ödülüne layık görülmesi ve ödülümüzü Sayın Enerji Bakanımızın elinden almış olmak da bizi ayrıca gururlandırdı.

Geçtiğimiz yıl dünyadaki toplam araç satışlarının yaklaşık yüzde %5'ini elektrikli araçlar oluşturdu. Avrupa'da da elektrikli araçlar konusunda ciddi bir dönüşüm var. Geçen yıl pandemi döneminde Avrupa toplam otomotiv pazarı %20 daralmış olmasına rağmen elektrikli araç satışları %117 artış gösterdi. Ülkemizde elektrikli araç pazarı fırsatlarını bu bakış açısı ile değerlendirerek ve bu dönüşümün bir parçası olmayı hedefleyerek değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Dijitalizasyon çalışmalarımız doğrultusunda kurduğumuz elektrikli araç şarj altyapımızın genişleme çalışmalarına hız kesmeden devam ediyoruz. Hâlihazırda Türkiye'de bugün yollarda beş bine yakın elektrikli araç olmasına rağmen, ZES elektrikli şarj istasyonlarımız yurdun tamamında ve sayısı bine ulaşmış durumda. Geliştirmiş olduğumuz bilgi birikimini Avrupa başta olmak üzere, çevre coğrafyalara taşıma hedefi içindeyiz" dedi.

Dijitalizasyon, AR-GE ve inovasyon alanında çalışmalarımız hız kesmeden sürüyor

Zorlu Enerji'nin Ar-Ge ve inovasyon alanında yaptığı çalışmalarla sanayide dönüşümü başlatacak akıllı sistemlerin kurulmasına ve işletilmesine yatırım yaptığını ifade eden Sinan Ak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Enerji sektörünün dijitalleşmesi sürdürülebilirlik açısından da son derece önemli. Dijital dönüşümle uyumlu çalışmalarımıza hız vermiş bulunuyoruz. İş yapış şeklimizi dijitale uyumlamanın yanı sıra müşterilerimizin de teknolojiden en iyi şekilde yararlanması amacı ile yenilikçi çözümleri hayata geçiriyoruz. Bunun en güzel örneklerini de çok yakın zamanda hayata geçirdik. Türkiye'de ilk defa dijital alanda müşteri sözleşmelerini uygulayan şirket olduk. Hayata geçirdiğimiz "Dijital Abonelik Hizmetleri" ile abonelik süreçlerini dijital olarak tamamlayabilme imkânı sağlıyoruz. Bu uygulama ile yıllık 250 binin üzerindeki abonelik işleminin yüzde 80'ini dijital olarak gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Müşterilerimizin hayatını kolaylaştıracak bir diğer uygulamamız da dijital endeks ve fatura oluşturma uygulamamız oldu. Müşteri memnuniyetini artırmak amacıyla hayata geçirdiğimiz uygulama sayesinde, aboneler kendi faturalarını oluşturabiliyor ve takibini yapabiliyorlar. Yılsonuna kadar yaklaşık 100 bin faturanın çağrı merkezi kanalı ile oluşturulacağını tahmin ediyoruz. Bu alanda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Dijital kanal sayımızı daha da artırarak, müşterilerimize farklı hizmet deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz."

Diğer yandan Ar-Ge ve inovasyon alanında da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Elektrik şarj istasyonları alanında son teknolojileri hayata geçirmenin yanı sıra, EPDK tarafından desteklenen enerji depolama projeleri üzerine de çalışıyoruz. Ayrıca Avrupa Birliği'nin Horizon 2020 programı kapsamında yürütülen ve jeotermal kaynaklı karbondioksit emisyonlarının azaltılmasını amaçlayan Jeotermal Gaz Emisyonlarının Kontrolü (GECO) projesi başta olmak üzere GEOSmart ve GEOPro projelerinin de ortakları arasında yer alıyoruz. AB'den bu projeler kapsamında yaklaşık 3 milyon € hibe desteği almış bulunuyoruz.''

BİZE ULAŞIN