AHMET AKYILDIZ

AHMET AKYILDIZ

InBusiness Dergisi Yazar

ahmet.akyildiz@inbusiness.com.tr
03.07.2023 | Pazartesi

Avrupa’yı bekleyen ağır ödevler

ABD ve Avrupa’da çekirdek enflasyon ile mücadelenin sonuçları görülmeye başlarken, üretici maliyetlerinde sorunların devam ettiğini gördüğümüz ve Türkiye’de de seçimin neredeyse gündemin tamamını kapladığı bir ayı geride bıraktık

Ahmet Akyıldız - Baş Ekonomist / Ekonomik Araştırmalar Yöneticisi

ABD ve Avrupa'da çekirdek enflasyon ile mücadelenin sonuçları görülmeye başlarken, üretici maliyetlerinde sorunların devam ettiğini gördüğümüz ve Türkiye'de de seçimin neredeyse gündemin tamamını kapladığı bir ayı geride bıraktık. Başta İtalya olmak üzere Fransa ve İngiltere'de faiz artışlarının yetersiz kalmaya başladığını gözlemliyoruz.

İtalya özelinde üretici maliyetlerinin yüzde 9.6 seviyelerinden kademeli olarak gerilemesi pozitif bir yansıma olsa da, özellikle işçilik maliyetleri ve ara mamul fiyatlarının artmaya devam etmesi Euro üzerinde baskıyı artıran bir olgu olarak öne çıktı.

Fransa'da bundan sadece bir yıl önce yüzde 0.6 düzeyinde olan TÜFE'nin, şu an yüzde 6.5 düzeyinde hareket etmesi tüketici güven endekslerinin de aynı doğrultuda gerilemesine sebebiyet verdi. İç tüketim harcamalarında yaşanan gerileme neticesinde Fransız şirketlerin bilançolarında da bozulmalar dikkat çekerken, Avrupa Merkez Bankası'nın faiz koridorunda en azından 50 baz puan daha artışa gitmesiyle, Fransa'nın ekonomik denge noktayı bulma noktasında sorunlar yaşayabileceğini öngörmekteyim.

Asya'nın kontrol programı

Çin ve Japonya piyasalarında gözüken durgun hava varlığını korumaya devam ederken, Japonya'da ÜFE'nin yılın aynı dönemine göre yüzde 5.8, aylık bazda yüzde 0.2 artması öne çıkan bir gelişmeydi.
Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda'nın enflasyon hedefinin istikrarlı ve sürdürülebilir şekilde başarılacağı görülür duruma geldiğinde, getiri eğrisi kontrol programını sona erdirme niyetinde olduğunu söylemesi FED ile eşgüdümlü hareket alanında ilerlenildiği yorumlarına sebep oldu.

Çin'de ekonomik göstergeler normalleşiyor

Üretici fiyatlarına baktığımızda, nisanda Mayıs 2020'den bu yana görülen en hızlı düşüşü yaşayarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3.6 düşüş kaydedilmişti. Merkez cephesine baktığımızda, Çin Merkez Bankası (PBoC)'un, gösterge faiz konumundaki 125 milyar yuan tutarındaki bir yıl vadeli orta vadeli kredi kolaylığı kredileri için faiz oranını yüzde 2.75 seviyesinde tutması genişleyici politikaya geçiş için önemli bir adım olarak algılandı.
Çin ekonomisi, 1 Mayıs tatilinde büyük canlılık gösterirken, son dönemde uluslararası finans kuruluşları dünyanın ikinci büyük ekonomisine dönük beklentilerini yükseltmiş durumda. Çinli uzmanlar da ekonominin yılın ikinci çeyreğinde ilk çeyreğe kıyasla daha hızlı büyüyeceği kanısında. Yuekai Securities Baş ekonomisti Luo Zhiheng, "Nisan-haziran döneminde Çin ekonomisinin yüzde 7'nin üzerinde büyüyebilir" notu gelecek adına önemli bir gelişme.

Sermaye yeterlilik testleri başlıyor

AMB ve Avrupa Bankacılık Otoritesi'nin haziran ayından itibaren bankalara yönelik sıkılaştırma politikalarını yürürlüğe almasının ardından, Fransız bankalarının sermaye yeterlilik testlerinde nasıl bir sonuç alacağı piyasalar tarafından yakından takip edilecektir.

İhracatımızın kalesi konumundaki Almanya'nın son iki aylık dönem içerisinde farklı düzeyde ekonomik veri paketleri açıklaması soğuk duş etkisine sebep oldu. Mayıs ayının başı itibarıyla yüksek çekirdek enflasyon ve parasal sıkılaştırmanın etkisiyle kötüleşen beklenti anketi orta vadeli planlamaların sekteye uğrayabileceğine dair görüşleri destekledi. Ekonomik düşünce kuruluşu ZEW tarafından hazırlanan ekonomik beklentiler endeksi, mayıs ayında 4.1 puandan ciddi bir düşüşle -10.7'ye geriledi. Endeks, aralık ayından bu yana ilk kez negatif seviyeye inerken, ekonomistler mayıs ayında endeksin -5.0 olmasını öngörüyordu.

Resesyon fiyatlamaları artıyor

ZEW Başkanı Achim Wambach güven göstergesinin kısmen ECB'nin faizi daha da artıracağı beklentilerinden kaynaklı olarak düştüğünü not ederken, ABD'nin önümüzdeki haftalarda temerrüde düşmesi olasılığı da global ekonomik görünüme yönelik belirsizliği arttırdığını kaydetti.

Büyük Britanya'nın başı kamu sektör borçlarıyla dertte

Yılın ilk çeyreğini 0.1 büyüme rakamı ile kapatan İngiltere'de bütçe açığı tartışmaları mayıs ayında da varlığını korumaya devam etti. mart ve nisan aylarında beklentilerin üzerine çıkan açık rakamının 21.53 milyar GBP seviyelerinin de üzerine çıkması mali politikalara ilişkin değerlendirmelerin daha da sertleşmesine sebep oldu.

Başbakan Rishi Sunak'ın, "Çin üzerinde politikaların daha da sertleştirilmesi" gerekiyor açıklaması sonrası Uzak Doğu Asya ile ilişkilerin daha da gerileceğinden korkuluyor. İngiliz ekonomi basınına baktığımızda, kamu sektörü net borcunun 2 trilyon 530.4 milyar GBP ile GSYH'nın yüzde 99.6'sı seviyesine ulaşmasına dair bir çözüm stratejisinin halen masaya getirilmemesi ise üzerinde durulan bir konu oldu. Rating şirketlerinin bu konu üzerinden İngiliz ekonomisine yönelik negatif söylemlerini artıracağını düşünüyorum.

Avrupa'da güven endeksleri geriliyor

Euro Bölgesi'nde yatırımcı güveni analistlerin tahminlerinin aksine geriledi ve son dört ayın en düşük seviyesine geldi. Faiz artırımları sonrasında enflasyonda yaşanan kümülatif gerileme sonrasında sahte bahar yerini ekonomik yavaşlama gerçekliğine bıraktı. Avrupa bütününde endeks bu yıl ocak ayında gördüğü -17.5 değerinin ardından en düşük seviyesine indi.

Cari endeks üst üste altı ay gösterdiği yükselişini sonlandırdı ve -4.3 puandan -7.0 puana gerileyerek tüm analistlerin hedef puanının yüzde 60 düzeyinde sapmasına sebep oldu. Yatırımcı beklenti endeksi -13.0 puandan -19.0 puana gerileyerek, 2022 yılı aralık ayından bu yana en düşük seviyesini test etti.

Avrupa görünümü hakkında bilgi notu

Asya ve ABD'nin toparlanmasını beklemekten başka çaresi olmayan Avrupa'yı bekleyen ağır ödevler;
Kararlı bir şekilde merkez bankası hedeflerine ulaşması için sıkı para politikasına dönüşüm,
Euro Bölgesi'nde politika faizlerinde en az 50 baz puan faiz artışının ivedilikle yerine getirilmesi,
İşgücü piyasalarına yönelik ayrı bir fonlama düzenlemesi yapılması, bunun yanında bankacılık denetim faaliyetlerinde ortaya çıkacak sorunların halı altına iteklenmeden gerekli aksiyonların alınması.

ABD'de hareketlilik beklentisi

Nisan ayını First Republic Bank, Silikon Vadisi Bankası ve Signature Bank batıklarıyla geçiren ABD'nin başı bu sefer de borç limitleriyle dertte. Nasdaq başta olmak üzere, Wall Street oyuncularının büyük çoğunluğu ABD'deki borç limiti krizi ve ekonomik aktiviteye ilişkin endişelerle negatif bir seyirle ayı kapadı.

ABD'de borç limiti krizinin aşılması halinde hükümetin nakit ihtiyacını karşılamak için tahvil satışlarını artıracağı öngörüsü, tahvil piyasalarında satış baskısını artırırken, altının ons fiyatı 2055 dolardan 1995 dolar ons bandına kadar geriledi. Haziran ayında FED'in faiz artışını durdurması halinde piyasaların biraz daha hareketleneceğini öngörebiliriz.

Enflasyon hesapları tutmayabilir

ABD piyasa oyuncularının genel görüşü bu yılın ikinci yarısında bir durgunluk başlarsa, enflasyonu 2024 ortasına kadar yüzde 3'e düşürmek mümkün olacağı yönünde. Bununla birlikte bazı ekonomistler ise tahvil piyasası fiyatlamasının aksine FED'in yüzde 2 enflasyon hedefini tutturmasına şüpheyle bakıyor. Görüldüğü üzere, ABD'de FED üyeleri başta olmak üzere oyun kurucular arasında en ufak bir fikir birliğinden söz edemeyecek durumdayız. Zaten yıllık ABD tahvil fiyatlamaları ile 10 yıllık tahvil fiyatlamaları arasında makasın bu denli yakın olması da uzun vadenin değil, yakın dönemin fiyatlanamamasından kaynaklanıyor.

FED'in ABD halkıyla imtihanı

FED'in canını sıkan en kritik unsur, Amerika'daki ekonomik faaliyetlerin yüzde 70'ini oluşturan tüketici harcamalarının azalmadan devam etmesi. Son iki yılda en hızlı çeyreklik büyümenin kaydedildiği tüketici harcamaları, yıllık yüzde 3.7 oranında artmış durumda. Çekirdek enflasyonu soğutmakla meşgul bir yönetime, talep enflasyonuyla da mücadele etmelisin talebi gerçekten ikilem oluşturan bir husus.

Çin'de ekonomik göstergeler normalleşiyor

Üretici fiyatlarına baktığımızda, nisanda Mayıs 2020'den bu yana görülen en hızlı düşüşü yaşayarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3.6 düşüş kaydedilmişti. Merkez cephesine baktığımızda, Çin Merkez Bankası (PBoC)'un, gösterge faiz konumundaki 125 milyar yuan tutarındaki bir yıl vadeli orta vadeli kredi kolaylığı kredileri için faiz oranını yüzde 2.75 seviyesinde tutması genişleyici politikaya geçiş için önemli bir adım olarak algılandı.
Çin ekonomisi, 1 Mayıs tatilinde büyük canlılık gösterirken, son dönemde uluslararası finans kuruluşları dünyanın ikinci büyük ekonomisine dönük beklentilerini yükseltmiş durumda. Çinli uzmanlar da ekonominin yılın ikinci çeyreğinde ilk çeyreğe kıyasla daha hızlı büyüyeceği kanısında. Yuekai Securities Baş ekonomisti Luo Zhiheng, "Nisan-haziran döneminde Çin ekonomisinin yüzde 7'nin üzerinde büyüyebilir" notu gelecek adına önemli bir gelişme.

Japonya'da ana gündem üretici maliyetleri

Üretici fiyatlarındaki artışa dair BoJ'un detay analizlerinde kapsamlı bir dipnota rastlanılmazken, 2022 Mart ayından bu yana yükseliş trendini koruyan çekirdek göstergelerin daha da bozulması olası duruyor. Asya cephesinden gelen en olumlu gösterge ise Japonya'nın pandemi kısıtlamalarının kaldırılmasının ardından gelen turizmdeki toparlanmanın yardımıyla ilk çeyrekte beklenenden daha hızlı büyümesi oldu.

Japonya Ekonomi Bakanı Shigeyuki Goto, Japonya'nın nominal GSYH'sının 570.1 trilyon yen ile rekor kırdığını söyledi. 2023 ilk çeyrekte Japonya GSYİH geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.6 arttı. Bir önceki çeyreğe göre ise yüzde 0.4 büyümüştü.

Asya-Pasifik'in duraksayan yıldızı Çin'de toparlanma eşiğine doğru gidildiği görülüyor. Çin'de nisan ayında tüketici fiyatları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0.1 artış kaydetti Şubat 2021'den bu yana görülen en düşük seviye olarak kayıtlara geçen bu rakam bir hayli sevindirici bir gelişme.

IMF'nin umudu Çin'in toparlanma devinimi

Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından mayıs ayı içerisinde yayımlanan Asya-Pasifik Ekonomik Görünüm Raporu'nda, Çin ekonomisinde görülen güçlü toparlanmanın Asya-Pasifik ve dünya ekonomisine ivme kazandırdığına vurgu yapıldı. 2023'de Çin ekonomisinin yüzde 5.2 büyümesinin beklendiği belirtilen raporda, Çin'in büyümesinin küresel ekonomiye katkısının da yüzde 34.9 oranına çıkmasının beklendiği ifade edildi.

Çin, Orta Asya Türk topluluklarıyla iktisadi denklemini çeşitlendiriyor

Çin'in Afrika pazarlarını genişletmesinin ardından gözünü Orta Asya piyasalarına çevirmesi gözden kaçırılmaması gereken bir gelişme. Çin Ticaret Bakanlığı Sözcüsü Shu Jueting, Çin Halk Cumhuriyeti-Orta Asya Ticaret Zirvesi'ni bir fırsat olarak değerlendirdiklerini kaydederek; "Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan ile birlikte ekonomik ve ticari iş birliğini yeni bir düzeye taşımak için çalıştıklarını, 2022 yılında 70 milyar dolara ulaşan ticaret hacmini 2023'te en az yüzde 30 düzeyinde artırmak istediklerini" söyledi.

BİZE ULAŞIN