İş dünyasında ‘büyüme’ sevinci

02:04 - 28.02.2022, Pazartesi

İş dünyası, TÜİK tarafından açıklanan 2021 yılına ait yüzde 11’lik büyüme rakamını sevinçle karşıladı.

Bir biri ardına açıklamalar yapan iş dünyasının temsilcileri, açıklanan çift haneli rakamın ekonomideki başarının göstergesi olduğunu dile getirdi.

İş dünyası Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı 2021 yılına ilişkin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla verilerine yönelik değerlendirmeler yaptı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin geçen yıl yüzde 11 büyüdüğünü belirterek, "Yaşanan sorunlara rağmen girişimcilerimizin çalışmaları, alınan tedbirler sonuç veriyor." ifadesini kullandı.

Konuyla ilgili Twitter hesabından bir paylaşım yapan Hisarcıklıoğlu, "Yaşanan sorunlara rağmen girişimcilerimizin çalışmaları, alınan tedbirler sonuç veriyor. Sıkıntıda olan sektörler başta olmak üzere verilecek destekler büyümeyi sürdürülebilir kılacaktır. Şimdi enflasyonla mücadeleye, 2022'ye odaklanma zamanı" dedi.

GÜLLE: ÜRETİM, İSTİHDAM VE KALKINMANIN İTİCİ GÜCÜ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle de, Türkiye ekonomisinin 2021 yılında yüzde 11 büyüdüğünü belirterek, "Net ihracatın büyümeye katkısı 4,9 puan oldu. 2021 yılı büyümemizin yüzde 44,2'si ihracat katkısıyla gerçekleşti. Türkiye'nin üretim, istihdam ve kalkınmasının itici gücü olmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Dünyada salgının etkisinin ekonomi ve ihracatta derinden hissedildiği aylarda Türk ihracatçısının 225 milyar dolar ihracat ile büyük bir başarıya imza attığını aktaran Gülle, şunları kaydetti:

"O günlerde zor zamanların geçeceğine ve hızlı bir toparlanmanın içine gireceğimize olan inancımızı dile getirmiştik. Bugün gördüğümüz rakamlar, Türk ihracatçısına olan inancımızda ne kadar haklı olduğumuzu bizlere bir kez daha gösterdi. Türkiye ekonomisini üretimiyle, hizmetleriyle, ihracatlarıyla büyüten tüm iş insanlarımıza müteşekkiriz. Türkiye ekonomisi; ihracat öncülüğünde, büyümeye ve yükselmeye devam edecek. Bize düşen edindiğimiz bu kazanımları, katma değerli ihracatla süsleyerek sürdürülebilir bir şekilde yarınlara taşımaktır. Elimize geçen fırsatları iyi değerlendireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Kuruluşumuzun 100. yılına doğru giderken ihracatımızın, ekonomimizin önü aydınlıktır."

BAHÇIVAN: BÜYÜMEYİ SÜRDÜRÜLEBİLİR VE KALICI KILMALIYIZ"

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan ise, büyümenin sürdürülebilirliğine dikkat çekerek, "Türkiye ekonomisinin 2021 yılında yüzde 11 ile son 10 yılın en yüksek büyüme performansını gösterdiğine dikkat çekti. Aynı yılda sanayi sektörünün yüzde 16,6 ile ekonominin genelinden pozitif ayrıştığını ve GSYH içindeki payını da yüzde 22,8'den yüzde 26'ya yükseltme başarısını gösterdiğini vurgulayan Bahçıvan şöyle konuştu:

*Nitekim sanayi üretim endeksi bize ekonominin çift rakamlarda büyüyeceği haberini daha önceden vermişti. Kuşkusuz bu büyüme rakamları, yıllardır olduğu gibi bu yıl da göstermiştir ki sanayi, ekonomimizin sağlıklı büyümesine en güçlü ve değerli desteği vermeye devam etmektedir. Özellikle kapasite kullanım oranlarının yüzde 75'in üzerinde, PMI'ın 50'lerin üzerinde seyretmesi, sanayi sektörünün en zor şartlarda dahi üretiminin sürdürmekte olduğunu ortaya koymaktadır. Bu süreçte iç pazardan çok pandemi sonrasında küresel pazarlarda yaşanan toparlanma sürecinin ve ihracatçı sanayimizin de buna bağlı olarak ivme kazanmasının etkisi oldu. Pandemi nedeniyle Türkiye'nin Asya'ya alternatif bir tedarikçi olarak öne çıkması ve yakın coğrafyalarla çok daha verimli ilişkiler içine girmesi ihracata olumlu yansıdı. Bu noktada asıl önemli olan konu ekonomimiz açısından büyümenin sürdürülebilirliğidir. Bu büyümede ihracatın önemli bir katkısı var ama kur ve enerji maliyetleri kaynaklı yaşanan yüksek enflasyon, bu büyümenin ciddi bir yan etkisi olarak ortaya çıktı. Dolayısıyla gelecekte öncelikle enflasyonu düşürerek, büyümeyi kalıcı ve sürdürülebilir kılarak toplumsal refaha yansıtabilmeliyiz."

AVDAGİÇ: TÜRKİYE MODELİNİ PEKİŞTİREN BİR RAKAM

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, de gücünü ihracattan alan yüzde 11'lik büyüme oranının Türkiye Modeli'ni pekiştiren bir rakam olduğunu belirterek, "Salgının başından bu yana üst üste 6 çeyrektir büyüyen ekonomimiz, bu trendin geçici olmadığını gösteriyor. Bu hükümetimiz, iş dünyamız ve halkımızın ortak başarısıdır." ifadelerini kullandı.

Avdagiç, yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:

"Gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) ilk çeyrekte yüzde 7,3, ikinci çeyrekte yüzde 21,9, üçüncü çeyrekte yüzde 7,5 ve son çeyrekte de yüzde 9,1 büyüdü. Yıllık büyüme yüzde 11 oldu. İhracat ithalattan hızla artarak, büyümeye 4,86 puan gibi oldukça yüksek bir katkı verdi. Bu rakama şaşırmıyoruz çünkü 2021'i ihracatta rekorlarla tamamlamıştık. İlk kez ihracat yapan firma sayısı 14 bin 141 oldu."

Gücünü ihracattan alan yüzde 11'lik büyüme oranının Türkiye Modeli'ni pekiştiren bir rakam olduğunu belirten Avdagiç, salgının başından bu yana üst üste 6 çeyrektir büyüyen ekonominin, bu trendin geçici olmadığını gösterdiğini, bunun hükümetin, iş dünyasının ve halkın ortak başarısı olduğunu ifade etti.

İç talebin de büyümedeki önemli bir güç olduğunu vurgulayan Avdagiç, "Hane halkı tüketiminin toplam büyüme oranına 9 puanlık katkı verdiğini görüyoruz. Yılın tamamında yatırımlarından da büyümeye pozitif bir destek geldi. 11 puanlık büyümenin 1,66 puanı yatırımlardan. Bu katkıyı daha da artırmak önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Şekib Avdagiç, Türkiye'nin yeni büyüme modelinin döviz gelirlerini artırmak ve cari açıksız büyümeyi temin etmeye dayandığını belirterek, "Küresel konjonktürün stabil olmadığı açık. Buradan denkleme dahil olan pek çok değişken var. Rusya-Ukrayna gelişmeleri, FED ve Avrupa'nın faiz kararları, gıda ve emtia fiyatları ile enerji maliyetlerinin seyri başta enflasyon ve kur olmak üzere pek çok kanaldan büyüme rakamına etki edecek." açıklamasında bulundu.

Türkiye'nin 2022 için 250 milyar dolarlık ihracat hedefi olduğunu hatırlatan Avdagiç, "Bu doğrultuda mümkün olduğu kadar yatırıma ve sanayiye ağırlık vermeye devam edeceğiz. Merkez Bankamızın katma değerli sektörleri odak noktaya alan selektif kredi politikası, KGF ve Eximbank destekleri bizi bu hedefe götürecek temel araçlarımız olacak." ifadelerini kullandı.

OLPAK: GÜÇLÜ 2021 BÜYÜMESİ 2022 İÇİN POZİTİF BİR ALTYAPI DEMEK"

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ise büyüme rakamlarını şu şekilde değerlendirdi:
"OVP'ye göre 2021 yılı büyüme tahmini yüzde 5,8 idi. Yıl ortasına geldiğimizde, DEİK olarak güçlü dış talep ve yatırım faaliyetlerini göz önünde bulundurarak, yüzde 10 bandında çift haneli bir büyüme beklediğimizi açıklamıştık. 2021'in 2. çeyreğindeki yüzde 21,9'luk büyümenin ardından uluslararası kurumlar da Türkiye için büyüme beklentilerini yükselttiler. Bugünkü tabloya baktığımızda, küresel ekonomi ve ticarette yaşanan zorluklara rağmen 2021 yılı GSYH büyümesinde yüzde 11 ile dünyadan pozitif ayrışmayı başardık.

ASMALI: SÜRPRİZ DEĞİL, MİLLİ EKONOMİMİZE OLAN HAKLI İTİMADIMIZIN TESCİLİ

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı ise, "Yüzde 11'lik büyüme oranı bizler için bir sürpriz değil, milli ekonomimize olan haklı itimadımızın tescili niteliğindedir." değerlendirmesinde bulundu.

Asmalı, yaptığı yazılı açıklamada, MÜSİAD olarak birçok kuruluşun karamsar tahminlerde bulunduğu dönemlerde dahi Türkiye ekonomisine güvenlerini ifade ettiklerini ve her fırsatta 2021 için çift haneli bir büyüme oranı beklediklerini açıkladığını anımsatan Asmalı, "Bu çerçevede yüzde 11'lik büyüme oranı bizler için bir sürpriz değil, milli ekonomimize olan haklı itimadımızın tescili niteliğindedir." ifadesini kullandı.

Mahmut Asmalı, son çeyrekte yüzde 9,1 büyüme başarısı gösteren Türkiye ekonomisinin, bu dönemde de imalata ilişkin mevcut kapasite ve kabiliyetiyle pozitif ayrışmayı sürdürdüğünü ve hem küresel hem de bölgesel üretim üssü olma iddiasını perçinlediğini vurguladı.

Geçen yıl iç talebin, net dış talebin ve yatırımların her birinin büyümeye katkısının pozitif yönde olduğunu, bu durumun Türkiye ekonomisinin topyekûn bir büyüme kaydettiğini gösterdiğini aktaran Asmalı, net dış talebin büyümeye 4,9 puan katkı vermesinin büyümenin sürdürülebilirliği adına olumlu bir gelişme olduğunu anlattı.

Asmalı, Yeni Ekonomik Model sayesinde Türkiye ekonomisinin, 2022'de de küresel ekonomi içerisindeki iddiasını artıracağını ve bu dönemde de tahminlerin üzerinde büyüyeceğini bildirdi.

ÖZDEBİR: BÜYÜMENİN LOKOMOTİFİ SANAYİ OLDU

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir de, büyümenin en önemli katalizörünün yine sanayi sektörü olduğunu belirterek, "Sanayi sektörünün büyümeye katkısının devam edebilmesi için firmaların kar etmesi, bunun için de her türlü desteğin verilmesi gerekir." ifadesini kullandı.

Geçen yılın 4'üncü çeyreğinde de dış talep ve hane halkı tüketimine dayalı bir büyüme performansının ön plana çıktığına işaret eden Özdebir, ihracatın büyümeye net katkısı artarken ithalatın ivme kaybetmesinin dış talebe dayalı bir büyüme performansını ortaya koyduğunu bildirdi.

Özdebir, geçen yılın ilk yarısında tüm ana sektörler gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesine olumlu yönde katkı verirken yılın 4'üncü çeyreğinde inşaat sektöründe daralma gerçekleştiği bilgisini vererek, şunları kaydetti:

"Hizmetler sektörü 2021'in 4'üncü çeyreğinde GSYH büyümesine verdiği 3,8 puanlık katkı ile büyüme performansında belirleyici oldu. Aynı dönemde sanayi sektörünün katkısı 2,1 puan olurken tarım sektörünün ise 0,17'lik katkı verdiği görülüyor. 2020 yılında ortalama 1,6 büyüme sağlayan sanayi üretimi, 2021 yılında ortalama yüzde 19,7'lik artışla büyümenin önemli bir lokomotifi olmuştur. Yüksek maliyet ve likiditeye ulaşma zorluğu, tedarik zincirindeki bozulmalar, lojistik maliyetlerindeki artış gibi zorluklara rağmen sanayi sektörü ekonomimizin yüz akı olmuş ve 2 yıldır büyümeye önemli katkı sağlayarak, Türkiye ekonomisini ayakta tutmuştur. Büyümenin en önemli katalizörü yine sanayi sektörü olmuştur ancak sabit sermaye yatırımlarındaki ivme kaybı gelecek dönemde büyümede yavaşlamaya işaret etmektedir. Bu nedenle sanayi sektörünün büyümeye katkısının devam edebilmesi için firmaların kar etmesi, bunun için de önümüzdeki dönemde her türlü desteğin verilmesi gerekir."

BARAN: BÜYÜK BAŞARI

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran ise "Küresel ekonominin pandemiyle mücadele ettiği süreçte hükümetin destekleri ve reel sektörün dinamizmiyle sağlanan çift haneli büyüme büyük başarıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin 2019'da yüzde 0,9, 2020'de yüzde 1,8 büyüme sağladığını kaydeden Baran, salgın koşullarına rağmen büyümedeki başarının sanayi üretimindeki ve ihracattaki artışla elde edildiğini bildirdi.

Baran, TÜİK verilerine göre, hizmetler, bilgi ve iletişim sektörlerindeki ilerleme ile sanayi üretimindeki artış ve ihracatın Türkiye'nin büyümesinde önemli yer aldığını belirterek, büyümenin devamını sağlamak için inşaat ve tarım sektörünün büyüme ivmesini yukarı yönlü taşımak gerektiğine işaret etti.

Dünya ekonomisinin zorlu bir dönemden geçtiğini ifade eden Baran, şunları kaydetti:

"Pandemi sona ermemişken, iklim değişikliği ile ilgili afetler küresel ekonomi üzerinde fiyat baskısı oluştururken ve tedarik zincirlerinde kesintiye yol açarken, şimdi bir de Ukrayna ve Rusya kriziyle karşı karşıya kaldık. Bu zorlu ve belirsizliklerle dolu süreçte Türkiye, küresel rekabet gücünü iyileştirmeye odaklanmak, kalıcı ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak durumundadır. Türkiye'nin büyümesini sürdürmesi, coğrafyasındaki istikrarın devamı açısından da önem taşıyor. Küresel ekonominin pandemiyle mücadele ettiği süreçte hükümetin destekleri ve reel sektörün dinamizmiyle sağlanan çift haneli büyüme büyük başarıdır."

BİZE ULAŞIN