Çimento sektörü yeşil dönüşüme odaklanıyor
TÜRKÇİMENTO CEO'SU Volkan Bozay, “Son yıllarda çimento sektörü olarak yeşil dönüşüme uyum, alternatif yakıt ve hammadde kullanımı, enerji verimliliği, dijitalizasyon gibi önemli konular üzerinde yoğunlaşarak düşük karbonlu üretim noktasında öncü sektörler arasında yerimizi alıyoruz.” diyor.
Çimento sektörü, Avrupa'nın lideri, Dünya'nın beşinci büyük üreticisi olarak çimento ve klinker toplamında ise dünyada ikinci büyük ihracatçı konumunda yer alıyor. Aynı zamanda 100'den fazla pazara hizmet veriyor. 119 milyon tona eşdeğer çimento kapasitesine sahip olan sektörde, Türkiye geneline yayılan 56 entegre ve 21 öğütme olmak üzere toplam 77 fabrikada üretim yapıyor.
Sektörün istihdam, yatırım, ihracat, alt yapı, teknolojik ilerleme ve sürdürülebilirlik faaliyetlerinde uyguladığı çalışmalarla bölgesel ekonomilere ve ülke ekonomisine önemli katkı sağladığını anlatan TÜRKÇİMENTO CEO'su Volkan Bozay, "Son yıllarda çimento sektörü olarak yeşil dönüşüme uyum, alternatif yakıt ve hammadde kullanımı, enerji verimliliği, dijitalizasyon gibi önemli konular üzerinde yoğunlaşarak düşük karbonlu üretim noktasında öncü sektörler arasında yerimizi alıyoruz. Kamu kurumlarının projeleriyle karbon emisyonunun azaltılması konusunda çalışmaları yakından takip ediyor, düşük karbonlu üretime yönelik geliştirilen projelere katkı verip bir parçası olmaya çalışıyoruz. Özellikle düşük karbonlu çimentonun iç pazarda tüketimini artırmak üzere, kamu ile yakın iş birliği içindeyiz. Hedefimiz, bu tip çimentoların kamu ihalelerinde kullanılmasına olanak sağlamaktır" dedi..
Yeşil dönüşümün vazgeçilmezi olan düşük karbonlu üretimi geliştirebilmek için en önemli noktanın alternatif yakıt kullanımını artırmak olduğunu anlatan Bozay, "Hesaplarımıza göre 2022 yılında 1,6 milyon ton atık kullanarak enerji ihtiyacımızın yüzde 10,1'ini alternatif yakıttan elde ettik. Bu sayede 850 bin ton eşdeğerinde petrokok tasarrufu sağlanmış oldu. Ayrıca yine 2022 yılında 3 milyon ton alternatif hammadde kullandık. Avrupa Birliği'nde yüzde 50 seviyesinde olan bu orana ihtiyacımız olan mevzuat ve altyapı çalışmalarıyla biz de sektör olarak ulaşmayı hedefliyoruz. Çimento sektörü enerji verimliliği yatırımlarıyla da örnek sektörlerden biridir. Sektörümüzde güncel rakamlarla 17 fabrikada, toplam 154,5 megawatt gücünde ve öz sermayeleriyle kurulu 26 hatta, atık ısı geri kazanımı yoluyla şirketlerimiz kendi enerjilerini üretiyor. Bu rakam, yaklaşık 618 bin hanenin günlük elektrik tüketimine karşılık geliyor. Yani, yaklaşık 2,5 milyon kişinin elektrik tüketimine eşdeğer bir miktardan bahsediyoruz" dedi.
Çimento sektörü Yeşil Mutabakatın gereklerini ve karbon salınımını engellemenin yollarını uzun yıllardır biliyor ve bu alanda çalışmalar yapıyor. Ancak bu yatırımlar çok büyük maliyetler gerektiren yatırımlar. Bu yatırımların sektördeki üreticilerin sadece kendi öz kaynaklarıyla yetebilecekleri yatırımlar olmadığını anlatan Bozay, şunları söyledi:
"Haliyle, bu yatırımlar konusunda yerli ve yabancı finans kaynakları ile devlet teşviklerinin de önemli bir rol oynaması gerekecektir. Kısacası, bizi neyin beklediğinin net bir biçimde farkındayız ve gereklilikleri tamamlayabilmenin gayreti içindeyiz. Yeşil Mutabakat ve düşük karbonlu üretime geçiş sürecinde sektörümüzün ve ülkemizin önceliklerini ve belirlediğimiz yol haritamızda yer alan muhtemel sorunlar ve çözüm önerilerimizi kamu başta olmak üzere ilgili paydaşlar ile beraberce değerlendirip en kısa sürede hayata geçirerek Türkiye'nin 2053 sıfır emisyon hedefi yolunda azami katkıyı sağlamayı hedefliyoruz."