Çiftlikten Sofralara...

02:21 - 28.12.2020, Pazartesi

Duygu Yılmaz-Sütaş - Yönetim Kurulu Üyesi

Çiftlikten Sofralara

INBUSINESS Dergisi'nin Değerli Okurları,

Dünyamız, iklim değişikliğinin yol açtığı küresel ısınma ve doğal kaynakların hızla tükenmesinin yarattığı tehditlerle mücadele etmeye çalışırken bu sene başında ortaya çıkan salgın, her birimizi pek çok açıdan ciddi biçimde etkiledi. Bu süreç, çocuklarımıza daha yaşanır bir dünya bırakmak için hiç gecikmeden, hep birlikte ve daha büyük bir inançla mücadele etmemiz gerekliliğini bir kez daha hatırlattı. 'Sürdürülebilir bir dünya' hedefinin, devletlerin, tüm kurumların ve bireylerin ortak amacı olması artık kaçınılmaz hale geldi.

Bu evrensel amaç doğrultusunda sürdürülebilirliği, kurumsal kültürümüzün ve "Çiftlikten Sofralara" iş modelimizin özüne yerleştirdik. Sürdürülebilirliği, gelecek nesillerin sağlıklı ve yeterli beslenmesini garanti altına almanın yolu olarak görüyoruz. Bu anlayış içinde iş modelimizde, üretici eğitim merkezleri, çiftlikler, yem bitkileri ve kesif yem üretimi, doğal lezzetli ürünlerimizin üretildiği süt fabrikalarımız ve biyogaz tesislerimiz bulunuyor. Böylece ottan sofraya tedarik zincirinin tüm aşamalarını kontrol altında tutuyor, aynı zamanda hayvanların beslenmesinde kullanılan yemlerin üretiminden toprak, su gibi doğal varlıkların verimli kullanılmasına ve korunmasına, yüksek hayvan refahı standartlarının sağlanmasından süt hayvancılığından kaynaklanan sera gazı emisyonlarının ve atıklarının azaltılmasına, üretimde verim ve karlılığın artırılarak üreticilerin koşullarının iyileştirilmesine kadar tüm konulara odaklanıyoruz.

Sürdürülebilir tarım uygulamalarına inanıyoruz ve bunu sadece kendi faaliyetlerimizde değil, birlikte çalıştığımız üreticilerimizde de geliştirmemiz gerektiğine inanıyoruz. Kendi çiftliklerimizde edindiğimiz deneyim ve bilgileri, birlikte çalıştığımız çiftçilerle paylaşmayı, böylece onların çevresel, sosyal ve ekonomik sürdürülebilirliklerine katkı sağlamayı iş süreçlerimizin parçası haline getirmeye özen gösteriyoruz.

Sütaş, 27 bin süt üreticisiyle birlikte büyük bir aile. Süt emek, sütçülük bilgi ve eğitim ister. Biz de sosyal sorumluluğumuzun ayrılmaz parçası olarak, 1998'de ilk Süt Hayvancılığı Eğitim Merkezimizi kurduk. Sütaş'a süt versin veya vermesin, ülkemizde süt hayvancılığının gelişmesi, çiğ süt kalitesinin artması ve üreticilerin bu işi daha verimli yapmasını sağlamak için eğitimler düzenliyoruz. Kamu-sanayi-üniversite işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz bu eğitimlere katılan yaklaşık 20 bin üretici Tarım ve Orman Bakanlığı onaylı sertifika aldı.

2013'te ise Türkiye'nin ilk tarımsal atık biyogaz tesisini kurduk. Bu tesislerde hayvan gübreleri ve diğer tüm organik atıkları işleyip yenilenebilir enerjiye dönüştürüyoruz. Elde ettiğimiz enerjiyle fabrikalarımızın tümünün elektrik ihtiyacının yüzde 80'ini karşılayabiliyoruz. Bu sayede bugüne kadar 28,5 milyon ağacın yapabileceğine eşdeğer, sera gazı salımını önlemiş olduk.

Enerji faaliyetlerimizle sadece fosil yakıt tüketimimizi azaltmakla kalmıyor, çiftliklerden çıkan hayvan gübresinin doğrudan toprağa ve suya karışarak kirliliğe neden olmasını da engelliyoruz. Tesis çıktılarını ise organik ve organomineral gübre olarak değerlendiriyoruz. Elde ettiğimiz 62 bin ton organik gübre ile her yıl 50 bin dekar toprağı daha verimli hale getiriyoruz. Bu gübreler ürün verimliliğini artırmanın yanı sıra, toprağın organik yapısını güçlendirmesi açısından da önem ve değer taşıyor.

Sütçülük, lojistik yoğun bir faaliyet… Bu alanda verimliliğe ve daha az yakıt kullanımına da önem veriyoruz. Yaptığımız iyileştirmelerle 2016'dan itibaren 47,3 milyon km daha az yol kat ettik. Bu dünyanın çevresini bin 180 kez dolaşmaya eşdeğer.

Sütaş olarak sıfır atık hedefiyle çalışıyoruz. Katı atıklarımızın yüzde 98'i geri kazanıma gidiyor. 2018'de 'Sıfır Atık Üretim Ödülü'ne layık görüldük, bu yıl da tüm tesislerimiz için sıfır atık belgelerimizi aldık. Atığın geri dönüşümü kadar, atık oluşumunu azaltmayı da önceliklendirdik. Son dört yılda bin 500 ton daha az ambalaj malzemesi kullandık.

Geçen yıl Global Compact Türkiye, Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) ve TÜSİAD tarafından oluşturulan İş Dünyası Plastik Girişimi'ni imzaladık. Böylece uzun süredir devam eden, ambalajlarımızda plastik oranını düşürme çalışmalarımızı da daha ileri boyuta taşımayı öngörüyoruz.

Öte yandan evrensel kurumsal yönetim ilkelerini şirketimizin kültürü haline getirdikçe, rekabet gücümüzün ve sürdürülebilirlik performansımızın daha da artacağına inanıyoruz. Bu alanda kendimizi geliştirmeye önem veriyoruz. Kurumsal derecelendirme notunu sürekli yükselten Sütaş, son beş yılda üst üste en yüksek nota sahip halka açık olmayan aile şirketi ödülüne layık görüldü. Sürdürülebilir bir dünya için, çiftlikten sofralara değer zincirimizdeki tüm paydaşlarımızla birlikte, mutlu ve sağlıklı bireyler, refah içinde bir toplum ve temiz bir çevre hedefiyle, sütün iyiliğini ve bereketini yaymak için 'Sütaşkıyla' çalışmaya devam edeceğiz.

Sevgi ve Saygılarımla.

BİZE ULAŞIN