Paydaş Kapitalizmi...
Cenk Alper-Sabancı Holding - CEO
Paydaş Kapitalizmi
Dünyada son yıllarda yaşanan hızlı dönüşüm, ekonomiden sosyal hayata, iş yapış şekillerinden farklı kültürel oluşumlara kadar birçok alanda kendisini gösteriyor. İklim krizi risklerinin daha belirgin olduğu, kaynakların hızla azaldığı, dünya nüfusunun her geçen gün artarak küresel demografiği değiştirdiği ve bu çerçevede paydaş kapitalizmi anlayışının her geçen gün güçlendiği bir dönemden geçiyoruz. Bugün dünya ekonomisinin en sıcak konularının başında gelen paydaş kapitalizmi ekseninde, şirketlerin, müşterilerinden çalışanlarına, içinde yaşadıkları toplumdan kamu ve çevreye kadar çok sayıda alanla uyumlu bir şekilde büyümesi ve gelişmesi kritik öneme sahip. Kısacası şirketlerin tüm paydaşlarına artı değer yaratması, faaliyetleriyle içinde yaşadığı topluma ve çevreye gösterdiği hassasiyet, yaşadığımız yeni dönemin en önemli unsurlarından. Yaşanan bu dönüşümün önemi, 2020 yılına damgasını vuran Covid-19 pandemisiyle birlikte bir kez daha gözler önüne serildi. Bu süreç bizlere, insanlığın dünya üzerindeki yaşamının ne kadar hassas bir dengede olduğunu ve doğanın gücüne karşı ne kadar kırılgan olduğumuzu sert bir şekilde hatırlattı.
Bu ortamda üzerimize düşen görev çok net. Bu yaşanan süreçten dersler çıkarmak; daha sürdürülebilir, daha güvenli bir gelecek için gerekli reçeteleri daha fazla beklemeden inisiyatif alarak uygulamya koymak.
Sürdürülebilirlik konusu her zaman Sabancı Topluluğu'nun ajandasındaki önceliklerden oldu. Toplumsal kalkınmanın itici güçlerinden olmak; bu topraklardan aldığını yine yine bu topraklara geri vermek, Sabancı Topluluğu'nun 90 yılı aşan geçmişinde her daim en temel değerleri arasında yer aldı. Bu yaklaşımı kurumsallaştırmak amacıyla kurulan Sabancı Vakfı, 20'inci yılını kutlayan Sabancı Üniversitesi başta olmak üzere kalıcı eserleri ve programlarıyla sosyal kalkınmaya destek olmak için uzun yıllardır çalışıyor.
Sürdürülebilirlik vizyonumuzla birlikte çalışanlarımız, müşterilerimiz, toplum, ilişkide olduğumuz tüm kurum ve kuruluşlar için değer yaratma hedefini de tüm stratejimizin temeline koyuyoruz. Uzun vadeli stratejimizde de yer alan çevresel, sosyal ve yönetişimsel sürdürülebilirlik hassasiyetlerini ön planda tutarak; tüm faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik odağında gözetiyoruz. Bu anlayışla, sürdürülebilirlik konusunun en üst düzeyde temsili ve sahipliği için, 'İnsan Kaynakları Grup Başkanlığı'mızı, 'İnsan Kaynakları ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanlığı' olarak yeniden kurguladık. Bu yapısal değişikliği, sürdürülebilirlik ve paydaş ilişkilerine bakışımızın önemli göstergelerinden biri olarak görüyoruz. Bu yeni yapı, sadece şirketlerimiz bazında değil, Topluluk genelinde, bütüncül bir sürdürülebilirlik stratejisi oluşturmak ve sürdürülebilirlik yol haritasını ortaya koymak için kritik önem taşıyor. Ayrıca yakın zamanda Sabancı Topluluğu'nun ortak amacını 'sürdürülebilir bir yaşam için öncü girişimlerle Türkiye ile dünyayı birleştiririz' olarak belirledik. Bu doğrultuda, mevcut ana iş kollarımızı, önümüzdeki döneme hazırlıyor, bir yandan da mevcut ana iş kollarımıza yakın iş fırsatlarını, Sabancı Topluluğu'nun yeni nesil büyüme alanları olarak konumluyoruz.
Çevresel boyutta, 2019 yılında Topluluk genelinde enerji yoğunluğumuzu bir önceki yıla göre yüzde 20 azalttık. Enerjisa Üretim'in Yeni Nesil Enerji Vizyonu doğrultusunda, yerli ve yenilenebilir enerji portföyümüz yüzde 56'ya ulaştı. Akbank'ın finanse ettiği yenilenebilir enerji projeleri ile 2019'da yaklaşık olarak 5,8 milyon ton CO2 salımını engelledik. Kültürel dönüşüm boyutunda, çalışana dokunan tüm insan kaynakları süreç ve uygulamalarımızla fark yarattık ve ulusal ve uluslararası alanda toplam 32 ödülün sahibi olduk. Tüm Sabancı Topluluğu'nu kapsayan ve Türkiye'nin en büyük kurumsal gönüllülük programlarından olan Sabancı Gönüllüleri programımız BM'de en iyi uygulama seçildi. Toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik desteklerimizle çok paydaşlı girişimlerde yer almaya devam ediyoruz. Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından yönetilmekte olan İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı (Business Against Domestic Violence - BADV) projesine destek vermeyi sürdürüyoruz.
Bu sorumluluğun bir gereği olarak Topluluk bünyesinde yaptığımız çalışmaların yanında bu alandaki tecrübemizi ve bilgi birikimimizi bizimle aynı anlayışa sahip; daha sürdürülebilir bir gelecek vizyonuyla çalışan kurumlarla da paylaşıyoruz. Bunun somut bir örneği olarak geçen günlerde sürdürülebilir kalkınma konusunda dünyanın önde gelen iş dünyası platformlarından Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi'ne (WBCSD) üyeliğimizi tamamladık ve Türkiye'den tek üye olduk. 1995 yılında kurulan ve bugün itibarıyla dünyada kendi alanlarında söz sahibi 200'ün üzerinde küresel şirketin CEO'ları tarafından temsil edilen WBCSD aracılığıyla ülkemizin ve dünyamızın sürdürülebilir kalkınmasına destek verirken, şirketlerin bu alandaki dönüşümlerini işbirlikleriyle güçlendirmeye odaklanıyoruz.
Sabancı Topluluğu olarak 60 bini aşkın çalışanımızla, sürdürülebilirliği tüm faaliyetlerimizin temeline koyarak bizlere miras kalandan çok daha sağlıklı, çok daha yaşanabilir bir dünyayı gelecek nesillere emanet etme anlayışıyla yolumuza devam ediyoruz.