Pozitif Etki Planı...

01:09 - 20.12.2020, Pazar

Can Çaka-Anadolu Efes - Bira Grubu Başkanı ve CEO

Pozitif Etki Planı

Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için özel sektörün doğaya, çevreye, gezegene ve topluma dair önemli sorumluluklara sahip olduğuna inanıyorum. Bu inançla Global Compact, Sürdürülebilir Kalkınma Derneği gibi sivil toplum kuruluşlarında aktif olarak görev yapıyorum. Sürdürülebilir sistemler inşa etmek ve ekolojik dönüşümü sağlamak amacıyla harekete geçmek için kolektif çaba bugün her zamankinden çok daha değerli. Çünkü tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19, ekolojik dengenin, biyoçeşitliliğin, ekosistemin ve kaynakların sorumlu kullanılmasının ne kadar önemli olduğunu ve bununla birlikte kolektif çabanın üstlendiği rolün önemini hepimize güçlü bir şekilde bir kez daha hatırlattı.

Bugün herkesin sürdürülebilirliği bir söylem olarak değil bir eylem olarak iş modelinin merkezine alması gerektiği bir dönemdeyiz. Tüketiciler, özel sektörün içinde bulunduğu toplumlara ve çevreye nasıl katkı sağladığına, sosyal fayda yatırımlarına her zamankinden daha fazla değer veriyor. Ernst & Young'ın hazırladığı "İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri Araştırması" da yatırımcıların şirketlerin performanslarını çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) faktörleri açısından değerlendirmeye daha çok odaklandıklarını söylüyor.

BİST ile FTSE4Good endeksine dahil olan ve CDP raporlaması yapan bir şirket olarak kuruluşumuzdan bu yana sürdürülebilirliği iş modelimizin önemli bir parçası olarak görüyoruz. 10 yıllık hedeflerimiz çerçevesinde sürdürülebilirlik stratejimizi takip etmeye devam ediyoruz. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızı "Pozitif Etki Planı" çatısı altında topluyoruz. Burada dört odak alanımız bulunuyor: "Toplum, Çevre, Değer Zinciri, Çalışanlarımız". Bu dört odak alanında yaptığımız yatırımlar, projeler ve programlarla artı değer yaratıyor, 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacının 16'sına katkı sağlıyoruz.

Faaliyet gösterdiğimiz farklı coğrafyalarda yaptığımız çalışmaların pozitif etkilerini görmekten mutluluk duyuyoruz. Örneğin Rusya'da faaliyet gösterdiğimiz bölgelerde yerel halkın temiz doğal suya erişimini sağlamak üzere su kaynaklarının yenilenmesi için çalışmalar yürütüyoruz. Doğal su kaynaklarının korunması için ortak bir sorumluluk bilinci oluşturmayı hedefleyen projemiz kapsamında son dokuz yıl içinde 80'den fazla kaynak yeniledik.

Kazakistan'da ise biyoçeşitliliğin desteklenmesi adına bir proje gerçekleştirdik ve ülke doğasının sembolü olan 25 bozkır kartalını yetiştirerek doğaya bıraktık. Almaty Bölgesi'nde yürüttüğümüz projeyle kartal sayısı dört kat artış gösterdi.

Türkiye'de ise tarıma, çevreye, turizme, kültür-sanata ve girişimcilik ekosistemine katkılarımızı farklı sosyal fayda projeleri, işbirlikleri ve uygulamalar aracılığıyla sürdürmeye devam ediyoruz. Değer zincirimizin en önemli halkalarından birini oluşturan hammaddelerimizin üreticisi çiftçilerimizi güçlendirmek için uzun yıllardır onlarla omuz omuza çalışıyoruz. Akıllı Tarım uygulamalarıyla bir yandan çiftçilerimizin hayatını kolaylaştırıyor, tarla verimliliğini artırıyor ve yerel kalkınmaya katkı sağlıyoruz bir yandan da iklim değişikliğiyle mücadeleye destek oluyoruz.

"Gelecek Turizmde" projemizle ülkemizin turizm potansiyelini ortaya çıkartıyor, aynı zamanda yerel kalkınmaya ve Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEP's) imzacısı şirketlerden biri olarak kadınların ekonomik güçlenmesine de vesile oluyoruz. Türkiye'nin sosyal ve kültürel gelişimine katkı sağlamak amacıyla kültür sanata desteğimizi uzun yıllardır kesintisiz sürdürüyoruz.

Toplumsal fayda projelerinin yanı sıra çevre odağında çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. 2014'te su konusunda sürdürülebilir çözümler üretilmesi adına iş dünyası liderlerini biraraya getiren "UNGC CEO Water Mandate" girişimini imzalayan ilk Türk şirketi olduk. Geçen yıl da "İş Dünyası Plastik Girişimi"nin ilk üyelerinden olarak yüzde 1,1 gibi düşük bir seviyede olan plastik ayak izimizi, üç yıl içerisinde yüzde 0,5 seviyesine getirmeyi taahhüt ettik.

Bu kapsamda çevreci ambalaj ve servis sunum malzemeleri üzerine girişimcilik ekosistemi, üniversiteler ve tedarikçilerle yakın çalışıyoruz. Öte yandan atık yönetimi öncelikli hedeflerimiz arasında. Bu hedefe ulaşmak için tüm operasyonlarımızda azaltma ve tekrar kullanımı destekleyecek uygulamalarla döngüsel ekonomiye katkı sağlıyoruz. Örneğin organik evsel atığı lisanslı firmalara göndererek metan gazı ve kompost elde edilmesine imkan yaratıyoruz.

Kredi derecelendirme kuruluşları S&P ve Fitch'ten Türkiye'de "Yatırım Yapılabilir" notu alan tek şirket olarak iş performansımızla birlikte sosyal fayda ve etki performansımızı da aynı şekilde önceliklendiriyoruz. Gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerle çevrenin korunmasına, inovasyona ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'na katkı sağlamayı misyon ediniyoruz.

Uygulamalarımızı geliştirirken atacağımız her adımın iklim krizinin önlenmesinde kritik bir role sahip olduğu bakış açısıyla hareket ediyoruz. Bu vizyonu ileriye taşımak, gelecek odaklı çalışmak ise önceliklerimiz arasında. Çünkü gelecek, beklenti ve hayallerimizi gerçeğe dönüştürecek adımlar atabildiğimiz kadar mümkün olacak.

Bugün itibarıyla özel sektör olarak odaklanmamız gereken en önemli noktalardan biri, gelecekte pandemi gibi bir krizin tekrar ortaya çıkmasını önleyecek yöntemlerin üzerine düşünmeye başlamak. Ayrıca gelecek nesiller için yaşamı sürdürülebilir biçimde iyileştirmek amacıyla inovatif bakış açılarını hep birlikte çoğaltmak. Bu çalışmaların odağında da "sürdürülebilirlik", "sürdürülebilir kalkınma amaçları" ve "pozitif sosyal etki" olmalı...

BİZE ULAŞIN