Yolu sanata çıkan bir girişimcilik öyküsü

03:34 - 03.03.2022, Perşembe

Sanatçı Cengiz Yatağan, 19 Mart’ta Klay&More Ankara, 25 Mart’ta G&G Galeri Göztepe, 31 Mart’ta ise Hanif Han Beyoğlu’ndaki atölyesinde sanatseverler ile buluşmaya hazırlanıyor.

Belce Örü / INBUSINESS

Tarihi bina renovasyonu alanında uzmanlaştıktan sonra 2012'de sanata yoğunlaşan Cengiz Yatağan bugüne kadar yurt içi ve yurt dışında toplam 20 sergi açtı. Sanatını dijital platforma da taşıyan, farklı projelerde tasarımcılarla iş birliğin gerçekleştiren sanatçı ve hayvan sever Cengiz Yatağan ile yeni işlerini konuştuk.

Girişimci olduktan sonra yolunuz sanatla kesişti ya da zaten en baştan beri sanatla iç içeydiniz. Kariyerinizdeki kırılma noktaları neler?

Yatağan Tekstil şirketimi kurdum, daha sonra IT sektöründe gezinet.net adı altında portal site kurdum. Ardından Akmer İnşaat firmamı kurdum ve inşaat renovasyon, dekorasyon işleri yaptım. Bu esnada otel işletme şirketi kurarak Stories Hotel altında bir marka geliştirdim. 2012'de ise sanata yoğunlaştım. Halen Beyoğlu'ndaki atölyemde çalışmalarımı sürdürüyorum.

Her insanın içinde var olan yaşamla ilintili o arzunun dışa vurumu bir noktada gerçekleşiyor. Kişinin buna hazır olması zaman alabiliyor sadece… Ben de sadece ruhuma iyi geldiği için bir hobi olarak sanatla ilgilenmeye başladım. Zaman içinde ruhumu tuvale yansıtma biçimim netlik kazandı ve bir dürtü olarak başladığım bu alan benim işime dönüştü. Herkese tavsiyem iç sesinizi dinlemeye gayret gösterin ve hayatı kendi akışında yaşamaya çalışın. Böylece hiç ummadığınız mutluluklara sürüklenebilirsiniz.

Sanatınızı nasıl tanımlıyorsunuz? Hangi teknikleri kullanıyorsunuz?

İnşaat renevasyon dekorasyon geçmişim olduğu için inşaat malzemeleri kullanıyorum. Deneme yanılma yöntemleri ile geldiğim bu noktada, malzeme olarak epoxi kullanmaya yöneldim ve bu malzemeyi kendi kendime farklı teknik malzemeler katarak benzersiz bir malzeme elde ettim. Satışı olan bir malzeme değil o yüzden benimle bütünleşen bir malzeme oldu. Farklı teknikler deniyorum. Halen malzeme olsun materyal olsun yeni ve güncel bir şeyler denemek hoşuma gidiyor. Bazılarından güzel sonuçlar alıyorum bazılarından da olumsuz geri dönüşler ama en nihayetinde hepsi bana tecrübe olarak geri dönüyor. Sanatımı icra ederken benim için önemli olan mantığımı kullanmadan iç sesimi dinleyerek ruhumu tuvale yada metale yansıtabilmek...

Bugüne kadar kaç sergi açtınız? Yurt dışı ve yurt içinde gerçekleşen sergilerinizden bahseder misiniz?

Bugüne kadar 20 sergim oldu. Dört tanesi solo, sekiz tanesi yurt dışı, geri kalanlar yurt içi karma sergilerdi. Teferruatlı ve hikayesi olan sergilerin içinde olmayı seviyorum. Tabii ki yurt dışı sergileri benim için ayrı önem kazanıyor. Hem kendimi hem de Türkiye'yi temsil ettiğim için çok daha değerli oluyor.

NFT tabanlı dijital eserler üzerine neler düşünüyorsunuz? Sizce bu sanat dünyası adına bir devrim mi?

NFT sanat dünyası içinde bir devrim değil offline işlerin içinde online dünyanın kapısının açılması. Aynı zamanda yeni jenerasyonların sanatsal bakış açılarıyla genişleyen bir alan. Sanatın kendini güncellemesi oldukça önemli. Zira her jenerasyon kendi sanatını ve sanatçısını ortaya çıkarıyor. Ayrıca teknolojiye çok bağımlı bir mecra olduğu için yakalaması çok kolay değil. Biz de herkes gibi bir sonraki adımda ne olacağını merakla takip ediyoruz.

Siz de yakın zamanda NFT eserler vermeye başladınız. Bu eserler hakkında bilgi verir misiniz?

Bu mecrada var olabilmek için spritüal ve ruhani formdaki eserlerimi teknolojiyi kullanarak evrimleştirip sanatseverlerin beğenisine sundum. Eserlerimi üretirken geçirdiğim ve hissettiğim süreçleri teknolojiyi ile bütünleştirmek istiyorum. Bunu başarabilmek için de çalışmalarım devam ediyor.

Türkiye'deki dijital sanat çalışmalarının geldiği nokta ile ilgili düşünceleriniz nedir?

Türkler teknolojik gelişmelere oldukça ilgili. Dünyadaki değişimlere çok kısa zamanda adaptasyon sağlıyoruz ve çok yaratıcı işler ortaya koyuyoruz. Refik Anadol, Murat Pak gibi dijital alanda eser ortaya koyan sanatçı arkadaşlarımız bizi globalde başarıyla temsil ediyor. Teknolojinin içine doğan çok genç bir nüfusa sahip olduğumuzu düşünürsek gelecekte sanatta dünyada çok başarılı yerlere gelip söz sahibi olabileceğimizi düşünüyorum. Şu an dijital dünyada bir eser beğendiğinizde esere sahip olma sürecinde bazı problemler var. Çok fazla aplikasyon yüklemiz gerekiyor. Bu süreç biraz dolambaçlı ve çok basit değil. Kısa zaman içinde tek bir tuşla başarılabilir bir duruma geldiğinde dijital dünya inanılmaz bir yükseliş gösterecektir.

Sanatınızı farklı kulvarlara taşımak için de atılımlarınız ve iş birlikleriniz oldu değil mi?

Tasarımcı Beste Gürel ile kimono serisi ürettik ve başarılı geri dönüşler oldu. Üç aydır üzerinde çalıştığım sanatımı farklı bir kulvarda sergileyebileceğim bir çalışmam daha var. Yakın zaman da sanatseverleri şaşırtabileceğimi düşündüğüm bir iş.

Sanatçı kimliğinizle aynı zamanda pek çok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdiniz/ katkı sağladınız.

Sosyal sorumluk benim için çok değerli bir kavram. 2021'de Çevre ve Sokak Hayvanları Derneği yararına sanatçı arkadaşlarımla beraber karma bir sergide yer alan çalışmalarımızın gelirini dernek yararına bağışladık. Bu yakaladığımız sinerjiyi bu yıl da sürdürülebilir kılarak devam ettirmek istiyorum. Beyoğlu'ndaki atölyemde 31 Mart saat 14.00 de başlayıp 21:00'e dek sürecek olan etkinlikten elde edilecek geliri sokak hayvanlarına bağışlıyor olacağım. Bu sebeple tüm sanatseverleri ve hayvan severleri bu etkinliğimize davet ediyorum. Katma değer yaratan insanların bu tür organizasyonlarla yaşamı iyileştirici güzelliklere dahil olması gerektiğine inanıyorum. Ben de bir şekilde bu organizasyonların kıyısında kösesinde olmaktan gurur duyuyorum.

İlham aldığınız, çalışmalarını takip ettiğiniz sanatçılar var mı?

Ben ilhamımı doğrudan yaşamın kendisinden alıyorum. En beğendiğim sanatçılar Erol Akyavaş, Canan Tolon, Julie Mehretu, Keita Miyazaki gibi örnekler verebilirim. Erol Akyavaş ve Canan Tolon mimar kökenli sanatçılar olduğu için sanırım kendimi onlara daha yakın buluyorum.

Bir sonraki serginizin tarihi netleşti mi? Şu an üzerinde çalıştığınız projeler neler?

İlkbahar ve Sonbahar sanat piyasasının en hareketli olduğu zamandır. 19 Mart Klay&More Ankara, 25 Mart G&G Galeri Göztepe, 31 Mart Hanif Han Beyoğlu kendi atölyemde sanatseverler ve hayvan severler ile buluşacağız. Sonra Nisan ya da Mayıs ayında Dubai'de ve Londra'da birer sergim olacak. Fakat tarihleri henüz netleşmedi. Son dönem çalışmalarımın karanlıkta algılanabilir olabilmesi için neonlu ve ışıklı işler tercih ediyorum. Bu eserleri üç boyut niteliğinde organize edip gören kişilerde sonsuzluk kavramı altında dünyevilik ile ruhanilik arasındaki hissiyatı yaşatmak istiyorum.

BİZE ULAŞIN