Fuarcılıkta,"fijital" dönem...


Pandemi, dünyada 3,2 milyon kişinin çalıştığı 325 milyar dolar hacmi olan fuarcılık sektörünü derinden etkiledi. 3,5 milyar dolarlık hacmi ile Türk fuarcılık sektörü de yeni iş modelleriyle büyümenin peşinde. Sektör yarı dijital yarı fiziki etkinliklerle hibrit bir yapıya kavuşacak.
Volkan Özsoy / INBUSINESS
Covid-19 pandemisi tüm ülkelerin sadece sağlıklarını ve ekonomilerini değil, sektörlerin de ya planlarını alt üst etti ya da kaderlerini değiştirdi. İşte bunlardan biri de, birçok iş kolunu arkasına takıp götüren hizmet sektörünün lokomotifi fuarcılık… Aniden dünyayı kuşatan pandemi nedeniyle sektör, can havliyle dijital fuarlara yöneldi. Birçok ülkede birkaç ay içinde hazır hale getirilen alt yapılarla, belki de daha önce tahmin bile etmedikleri bir iş yapış tarzıyla karşı karşıya geldi.
Peki bazı kesimlerin iddia ettiği gibi fuarcılık sektörünün geleceği dijitalde mi? Bu sorunun detaylı yanıtlarına geçmeden önce şunu kesin olarak söyleyebiliriz ki, fuarlar, ticaret ve ekonominin gelişmesinde hayati bir rol oynuyor ve birçok sektörde domino etkisine sahip. Küresel Fuar Endüstrisi Birliği'nin (UFI) açıkladığı rakamlara göre fuarların yıllık ekonomik büyüklüğü 137 milyar doları buluyor. 2019 verilerine göre, dünyadaki 180 ülkede her yıl düzenlenen 32 bin fuarda 4,5 milyon firma stant açarken, 303 milyondan fazla ziyaretçi de katılım gösteriyor.
Dünyada, doğrudan ya da dolaylı olarak 3,2 milyon kişiye istihdam sağlayan ve 325 milyar dolarlık iş hacmine de aracılık eden sektör, 2020'deki pandemi nedeniyle hem Türkiye hem de dünyada zor bir yıl geçirdi. UFI'nin açıkladığı rakamlara göre bu iş kolu, pandeminin zirveye ulaştığı bahar aylarında küresel olarak yüzde 80 oranında daraldı ve 'altın yıl' olarak kabul edilen 2019'daki rakamlara erişmesi ancak 2023 ya da 2024'te olacak.
Ortaçağ'dan beri fuarcılık kültürüne sahip Almanya'daki iptaller, öncelikle reel sektörü etkilemiş gibi gözükse de ülkedeki oteller, restoranlar ve hatta taksi şoförleri içinse adeta bir felaket oldu. Zira verilere göre dünyanın en büyük 10 fuar organizasyonunun yarısına yakınını düzenleyen Almanya'daki kongre merkezleri, oteller, restoranlar, havayolları ve çeşitli hizmet sağlayıcıları, bu sektör sayesinde yıllık 33 milyar dolar gelir elde ediyor.
2018'de fuarlardan 137 milyar dolar ciro yapan fuarcılık endüstrisinin bir diğer gözde lokasyonu Paris'te ise pandemiyle bu rakam büyük ölçüde buharlaşırken, birçok sektörde siparişler alınamadı, ortaklıklar oluşmadı, yeni bağlantılar kurulamadı.
Uluslararası denetim vergi ve danışmanlık şirketi PwC tarafından yayımlanan rapora göre de salgının başlangıcından bu yana ABD'de iptal edilen ya da dijitale dönen ticaret ve endüstri fuarlarının arkasındaki milyarlarca dolarlık sektörler, satışlarında ezici bir düşüş yaşayacak. PwC tahminlerine göre ülkedeki fuarcılık pazarının yüzde 64 düşüşle 10 milyar doları aşkın kaybı olacak.
TÜRKİYE'DE 800 MİLYON DOLARLIK HACİM
Dünya fuarcılık sektöründeki payı yüzde 1,2 civarındaki Türkiye ise pandemi öncesi bu alanda 3,5 milyar dolarlık bir iş kapasitesine sahipti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre; 2018'de düzenlenen fuarlarda 22 milyonu aşkın uluslararası ve şehirler arası ziyaretçi ağırlandı. En çok para harcayan turist statüsünde olan uluslararası fuar ziyaretçilerinin Türkiye için oluşturduğu katma değer; bir ziyaretçinin ortalama bin 100 dolar harcama yaptığı düşünüldüğünde, yaklaşık olarak 800 milyon dolar gibi bir hacme ulaşıyor ki bu rakama katılımcı firmaların harcadığı bedel dahil değil.
TÜYAP, FUARLARIN BEŞTE BİRİNİ AÇTI
Ekim ayında yeniden kapılarını açan Tüyap Fuarcılık Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve Stratejik Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Zeynep Ünal Öztop, "Türkiye, normalde 2020'de 419 fuar düzenleyecekti ama sektör durma noktasına geldi" diyor. 2020'nin ocak ayında fuar takvimi yayınlandığında 80'i aşkın fuar organizasyonlarının olduğunu söyleyen Öztop bunların ancak yüzde 20'sini açabildiklerini de ekliyor. Öztop "Türkiye geneline uyarlarsak fuarların yüzde 80'ine yakını bu sene ya ertelendi ya da iptal edildi" diyor. Doğu ülkelerinde toparlanmanın daha hızlı olacağını öngören Öztop, "Bütün araştırmalar şunu söylüyor ki; sektörün pik yaptığı 2019 seviyelerine gelmesi 2023'ün başlarını bulabilir" tespitinde bulunuyor.
HİBRİT FUARCILIK
Pandemi döneminin koşullarına adapte olmaya çalışan fuarcılık sektörü de ağırlıklı olarak dijital kanallara yöneldi. Dijitalleşme son beş yıldır tüm sektörlerin gündeminde olan bir konu. Tüyap da 2015'te bu alanda çalışmalarına başladı. Pandemiyle birlikte çalışmalar süratle ön plana çekildi. Öztop yeni stratejilerini anlatırken 'hibrit' fuarcılığa odaklandıklarını belirtiyor; "Bundan sonra fuarlarımızı sadece mekanla ve zamanla sınırlamamak için neler yapabileceğimiz konusunda kafa yorduk. Sanal ve hibrit fuarcılığı biraz daha farklı ele alıyoruz. Fiziksel bacağı olan hibrit fuarlar düzenliyoruz. Fuarlarımızı belirlediğimiz tarihte yapıyoruz; ama katılımcı firmalara kendilerini dijital ortamda temsil edebilecekleri sanal bir alan sunuyoruz. Neden fuarları tamamen sanala taşımıyoruz derseniz; yüz yüzenin yerini hiçbir şey tutmuyor."
2021 ÇOK DAHA İYİ OLACAK
INBUSINESS'a konuşan CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem ise güz döneminde takvimdeki fuarların hemen hepsini yaptıklarını fakat 2020'de
yüzde 20 büyüme beklerken, yılı yüzde 70'lere varan bir düşüşle kapadıklarını anlatıyor. 2021 takvimlerinin çok dolu olduğunu bildiren Erem, "Ama öncelikle hafta sonu yasakları olduğu için fuar yapamayız. İkincisi de ülkeler arası seyahat engellerinin kalkması gerekiyor. Buna rağmen 2021'de uluslararası katılımcı ve ziyaretçilerin fuarlara olan ilgisi daha da artacak ve sektör 2019'a göre çok daha iyi bir yıl geçirecek" diyor.
KARŞI GÖRÜŞ
Ceyda Erem sektöre pandemiyle birlikte giren 'dijital' konusuna ise hiç sıcak bakmıyor. "Sektörün geleceği dijitalde olamaz" diyen Erem bunun nedenlerini şöyle sıralıyor: "Bundan 10 sene önce de, bu konu gündeme geldiğinde, 'Sektörün geleceği dijitalde olamaz' demiştim. Bir kere şu gerçek ki dijital, normal fuarların yerini hiç bir zaman tutamaz. Çünkü insanlar gelecek, elleyecek, canlı olarak görecek, yüz yüze konuşacak, soru soracak… Biz hiç bir zaman inanmadığımız bu işe girmedik, girmeye de çalışmadık."
Pandemi koşulları nedeniyle dijital olarak yapılan fuarlarla ilgili çalışmalarında da ilginç sonuçlar elde etmiş Erem. "Araştırmalarımızın sonucunda, onların da istedikleri verimi alamadığını gördük" diyor. UFI'nin yaptığı anketlerde, katılımcıların yüzde 86'sı, ziyaretçilerin ise yüzde 85'i dijital fuarları başarısız buluyor. Erem, "Ben iddia ediyorum ki, pandemi atlatıldıktan sonra insanlar fuarlara eskisinden çok daha fazla istekle koşacak. Çin'de, geçtiğimiz günlerde düzenlenen bir fuardaki kalabalık da, bu düşüncemin kanıtı" diyor.
DİJİTAL MEYDAN OKUMA
UFI'nin CEO'su Kai Hattendorf'a göreyse, 2021'de yeniden büyümeye başladığı görülecek sektör, 2022, 2023 ve sonrasında kayıpları telafi edip, pazarları hızla geri kazanacak. Ancak Hattendorf, bu iyimser öngörülerinin yanında, hem dijital fuarlara karşı çıkanlara hem de savunanlara ise şu şerhi koyuyor:
"Önümüzdeki 12 ila 18 ay ticaret fuarları ekrandan ekrana çevrimiçi olacak. Organizatörlerin, endüstrinin salgın sırasında zorladığı yüksek hızlı öğrenme eğrisini uygulamaları gerekiyor.
Dijital taraftaki meslektaşlarımızın da, içinde faaliyet gösterdiğimiz yüz yüze ekosistem hakkındaki anlayışlarını derinleştirmeleri gerekecek. Çünkü dijital, zorluklara meydan okumadır."